Kurt cocuklari yeni asimilasyon kiskacinda
![]() AKP hükümeti bu yıl ana okullarda Türkçe öğrenmeyi zorunlu hale getirmeye hazırlanırken, Eğitim-Sen çocukların Kürtçe'yi unutulması için devletin 'yeni asimilasyon planının altyapısını hazırladığını' belirttiler
Gundem-onlineHükümet 'açılım' adını verdiği tasfiye planıyla ilgili çalışmalarını sürdürürken bölgede Kürt çocukları üzerinde devam asimilasyon politikasına hız verdi. 2010 yılında ana okulda Türkçe öğrenmeyi zorunlu hale getirecek olan hükümet geçmiş yıllarda devletin YİBO'larla yapamadığı asimilasyonu ana okul seviyesine indirgeyerek hayata geçirmeyi planlıyor. Van Valisi Munir Karaloğlu'nun da Van'da göreve geldiği günden bu yana üzerinde önemli durduğu konulardan biri okul öncesi eğitim. Karaloğlu, 2010 yılını bu alanda seferberlik yılı ilan etti. Van genelinde şu anda 25 bağımsız anaokulu, 902 adette İlköğretim okullarında ana sınıfı bulunuyor. Bu 902 anasınıfında toplam 19 bin 600 öğrenci eğitim görüyor. Bu rakam geçen yıl 13 bin civarındayken geçen yıla oranla bu sayı yüzde 50 oranında arttı. Van Valisi Karaloğlu, bölgede eğitim gören çocuklarının anadilinin Kürtçe olduğuna dikkat çekerek bu yüzden çocukların ana okulda Türkçe öğrenmesi için kaymakamlar, milli eğitim teşkilatları ve ilçe milli eğitim müdürlerinin de büyük bir gayret içinde olduğunu söyledi. Eğitimciler bunun asimilasyon olduğunu belirtirken hükümetin bu politikadan vazgeçmeye çağırdı. Vali ne demişti? Van Valisi Munir Karaloğlu okul öncesi eğitim ile ilgili geçen hafta yaptığı açıklamada şunları söyledi: 'Türkiye'nin her yerinde okul öncesi eğitim önemli, ama Van'da bir kat daha önemli. Çünkü bizim çocuklarımızın anadilleri Kürtçe, çocuklarımızın çoğunluğu Türkçe'yi bu okullarda öğrenerek normal okullarına başlaması gerekiyor. Onun için biz Van'da okul öncesi eğitimi önemsiyoruz ve çağ nüfusu dediğimiz 60 ile 72 ay çocuklarının tamamını bu eğitimden bu süreçten geçirmek istiyoruz. Çocuklarımız hazır şekilde, hem sosyalleşmiş olarak hem de Türkçe'yi artık okuma yazma öğrenecek nitelikte öğrenerek okula başlasın diye. Bu konuda kaymakamlıklarımız, milli eğitim teşkilatımız, ilçe milli eğitim müdürlerimizin gayreti ve çabası var. İnşallah bu yıl yüzde 50 önümüzdeki yıl ise bunu yüzde 100'e. Özellikle bu 60 ile 72 aydaki oranımızı yüzde 100'e çıkarmak için bu yıldan itibaren planlamalarımızı, hedeflerimizi koyacağız. Amacımız ise ilkokula başlayan her çocuk mutlaka okul öncesi eğitiminden, anasınıfı eğitiminden geçmesini arzu ediyoruz.' 'Hedef Kürtçe'yi unutturmak' Eğitim-Sen Tatvan Şube Başkanı Yüksel Oğuz, devletin 2010 yılında ana okullarda çocuklara Türkçe'yi öğretmeyi zorunlu hale getirerek anadili tamamen unutturmayı hedeflediğini söyledi. Bölgede devletin buna ağırlık vermesinin amacının Kürt çocuklarına Türkçe'yi öğreterek küçük yaşta asimle etmek olduğunu belirten Oğuz, '6 yaş dilin öğrenildiği bir yaş olduğu için o dönem hangi dili çocuğa verirseniz çocuk tüm hayatında o dili kullanır. Bunu bildikleri için önceden dilini unutturmak, iyi bir Türkçe öğrenmesini sağlamaya çalışıyorlar. Hedef bütünüyle Kürtçe'yi unutturmaktır. Devlet şu an da Bitlis'te ve Van'da hatta bütün köylerde bunun çalışmalarını yürütmektedir. Şu anda yeni asimilasyon planının altyapısı hazırlanıyor. Devlet bunu zorunlu hale getirdi. Kürtçe eğitim insani bir haktır. Bu çocukların anadilde eğitimini sağlamak gerekiyor. Hükümet açılım adı altında toplumu kandırmayı düşünüyor. Bu durumda bunu açıkça gösteriyor. Dolayısıyla bu bir plandır. Samimi olarak Kürt sorununu çözme gibi bir niyetleri olmadığı bir kez daha ortaya çıkmıştır' dedi. 'İnsanlık suçudur' Van Eğitim Sen Başkanı Lezgin Botan ise, Valinin ortaya koyduğu çözümün Petagojik açıdan çocukların ruh sağlığını bozacağı uyarısında bulundu. 'Türkçe'yi daha ana sınıfında öğretelim' yaklaşımının tamamen asimilasyon ve insanlık suçu olduğuna dikkat çeken Botan, 'Amaç bilimsel eğitim olacaksa çocukların ruh sağlığı dikkate alınmalıdır. Her şeyin belli aşamaları vardır. Programlama ile yapılmalı. Yaş grupları dikkate alınmalı. Valinin bu tutumunu biz eğitimciler kabul etmez, psikologlar kabul etmez, akademisyenler kabul etmez. Bu konu Sayın Vali'nin öyle gördüğü kadar basit değil. Sayın Vali ya bilmeden ya da bilerek bunu yaparsa bu çok yanlış alır. Okul öncesi eğitimin amacı çocuklara eğitimi, okulu, öğretmeni sevdirmektir. O yaş gruplarının annelerinin babalarından ayrı kalması dönemi zordur. Yoksa orası illa dil öğretilecek bir yer değil. Bu askeri, militarist bir tarzı kabul etmek mümkün değil. Okul öncesi eğitimin amacı eğitimi çocuklara sevdirmektedir. ilimsel verilerle, oyunlarla bütün bunlar yapılır. Sayın Vali büyük bir yanılgı içindedir. Kendileriyle bu konuyu görüşeceğiz' diye konuştu. |